7 Şubat 2012 Salı

Almanya'nın Rumları Münih Konferansına davet etmemesi tartışılıyor

Güney Kıbrıs’ın, bir yıl boyunca AB Ortak Savunma ve Güvenlik Politikası Başkanlığını yürütecek olmasına rağmen, geçtiğimiz Cuma günü Münih’te başlayan Güvenlik Konferansına davet edilmediği bildirildi. 

Rum Alithia gazetesi “Alman Şamarı” başlığıyla manşetten aktardığı haberinde Güney Kıbrıs’ın, (Danimarka’dan dolayı) içinde bulunduğumuz altı ay boyunca AB Ortak Savunma ve Güvenlik Politikası Başkanlığını üstlenmiş olmasına dikkat çekerek, güvenlik konularındaki politikayla ilgili dünya çapındaki konferanstan izole edildiğini belirtti ve bu durumu Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’in tutumuna bağladı. 

Güney Kıbrıs’ın konferansa davet edilmemesini, “Kıbrıs’ın güvenlik ve savunma konularındaki büyük Avrupa kurumunca tam olarak küçümsenmesi” olduğu yorumunda bulunan gazete, Güney Kıbrıs’ın, geçmişte her zaman katılsa da, son yıllarda bu konferansa davet edilmediğini belirtti. 

Öte yandan haberde, bu yıl Güney Kıbrıs’ın -tüm yıl boyunca- AB Ortak Savunma ve Güvenlik Politikası Başkanlığını üstlendiğine işaret edilerek, Güney Kıbrıs’ın görmezden gelinmesinin; (Güney Kıbrıs’ın) önemli güvenlik ve savunma konularındaki tutumunun Avrupa alanında aldığı “değerlendirmeye” ilişkin Alman organizatörler tarafından verilen net bir mesaj olduğu kaydedildi. 

Gazeteye göre AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Komiseri Catherine Ashton’un AB Savunma Bakanları Gayri Resmi Toplantısı ve savunma politikası müdürleri toplantısının Güney Kıbrıs’ta yapılmaması kararının ardından, Güney Kıbrıs’ın bahse konu konferanstan izole edilmesi, son günlerde aldığı ikinci “büyük şamar”. 

ILK KEZ 

Organizatörlerin, savunma ve güvenlik konularda AB başkanlığını üstlenen bir ülkeyi davet etmeme kararının, ilk kez görülmüş bir şey olduğunu kaydeden gazete, konferansta AB ülkeleri, Rusya, ABD, Türkiye, eski Sovyet ülkeleri gibi 70 ülkeden Dışişleri Bakanları, Savunma Bakanları ve devlet yetkililerinin hazır bulunduğunu belirtti. 

Gazete konferansa, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Savunma Bakanı Leon Panetta’nin da katıldığına dikkat çekerek “Güney Kibris, AB üyesi niteliği altında bile davet edilmesi gerekirdi, kaldı ki su anda AB Dönem Başkanlığı Triosunun üyesidir ve su anda AB Dönem Başkanlığını yürüten Danimarkalıların yerine getiremediği görevi yaparak, Güvenlik ve Savunma alanında Başkanlık yapıyor” ifadelerini kullandı. 

Habere göre Güney Kıbrıs, AB üyesi olamadan önce bile yıllarca konferansa katildi. Almanların konferansa Güney Kıbrıs’ı davet etmeme kararının; Güney Kıbrıs 1 Temmuz tarihinden itibaren AB Dönem Başkanlığını üstleniyorken, (Almanların) niyetlerine ilişkin bir mesaj olarak alınması gerekiyor. 

DAVUTOGLU DA MEVCUT 

Haberde olayın sadece Güney Kıbrıs’ın güvenlik konusundaki dünyadaki en büyük konferanstan izle edilmesi değil, bu konferansa Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoglu’nun katılması olduğunu da belirtildi. 

SORUMLULUK HRISTOFYAS’A AIT 

Alman organizatörlerin ne Rum Savunama Bakanlığı, ne de Rum Dışişleri Bakanlığına bir izahatta bulunmadığını, zaten tepki gösterecek bir imkanin olmadığını yazan gazete, Güney Kıbrıs’ın marjinalleşmesine ilişkin sorumluluğun Hristofyas’a yüklenmesi gerektiğini belirtti ve şunları aktardı: 

“Hristofyas, pek çok kişi tarafından, 'Barış İçin Ortaklık'a katlim başvurusu yapmamaktaki ısrarından dolayı, Güney Kıbrıs’ın AB kurumlarına tam üye olarak katılmamasının sebebi olarak görülüyor. Diğer büyük meselelerdeki icraatları da biliniyor. Libya konusunda AB’nin karlarıyla ilgili muhafaza ettiği mesafe, Suriye’ye karşı silah ambargosundaki tutumu v.s. Münih Konferansında Suriye meselesinin, tartışılacak konulardan biri olduğu göz önünde bulundurulduğunda, herhangi biri tilkinin pazarda bir isinin olmadığını savunabilirdi”. 

Habere göre “Simdi ne yapılabilir?” sorusuna verilecek yanıt yok denecek kadar az. Muhtemelen Rum Dışişleri Bakanlığı nasıl bir şekilde tepki göstereceğini inceleyecek, ancak olanaklar az. Gazete organizatörlerin, -arkasında Alman Hükümetinin olduğu bilinse de- sivil toplum örgütü olduğuna dikkat çekti. Rum Hükümetini endişelendirenin, sadece bu konferanstan izole edilmesi olmadığını yazan gazete, meselenin, Güney Kıbrıs savunma ve güvenlik yetkilerine sahipken, ellerinde hiçbir önemli görevin bulunmaması olduğunu aktardı.


(ABHaber - http://www.abhaber.com/ozelhaber.php?id=12801)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder